“10. Sınıf Bilim ve Kültür Yayınları Din Kültürü Ders Kitabı Sayfa 93 Cevabı” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
10. Sınıf Bilim ve Kültür Yayınları Din Kültürü Ders Kitabı Sayfa 93 Cevabı
Allahü Teâlâ Kur’an-ı Kerim’de, “Sizler hiçbir şey bilmez bir durumdayken Allah sizi analarınızın karnından dışarı çıkardı; şükredesiniz diye de size kulaklar, gözler, iç idrak latifeleri (kalp, akıl, gönül…) verdi.”(27) buyurmaktadır. İnsana verilen kalp, akıl ve gönül, onun akletme, bilme, kavrama ve düşünme yeteneği ile duygularını ifade eder.(28) Allah’ın (c.c.) ihsanı olan bu özelliklerin şükrü ise iman etmek, doğru düşünmek ve duygularını kontrol altında tutup iyi şeylere önem vermekle gerçekleşir. Her işin her davranışın her hareketin başlangıcı duygu ve düşüncedir.
İnsanın duyguları onda bir işi, bir davranışı yapma isteği uyandırabilir. Bu durumda insan, Allahü Teâlâ’nın “Kalplerinizdekini en iyi bilen Rabb’inizdir. Eğer siz iyi olursanız, bilesiniz ki Allah kendisine (samimiyetle) yönelenleri bağışlayıcıdır.”(29) ayetini ve Peygamberimizin (s.a.v.) “Her dinin kendine özgü ahlakı vardır. İslam’ın ahlakı hayâdır.”(30) hadisini hatırlamalıdır. Nefsinin haram olan isteklerine boyun eğmenin Allah’a (c.c.) saygısızlık ve itaatsizlik olacağını, diniyle bağdaşmayacağını, günah işlemiş olacağından ahirette de ceza göreceğini bilmelidir. Ayrıca, ailesi ve toplum tarafından ayıplanacağını, onur ve şerefinin zedeleneceğini, kendine duyulan güvenin azalacağını, kanuni yaptırımlarla ve maddi zararla da karşılaşabileceğini düşünmelidir.
Kur’an-ı Kerim ve hadislerde olgun Müslüman sayılmak için sadece iman edip dinin bazı kurallarını yerine getirmek yeterli görülmemiştir. İffet, hayâ, edep, takvâ, kanaat gibi erdemlerle donanmanın ve Allahü Teâlâ’nın “Günahın gizlisini de açığını da terk edin…”(31) emrine uyarak dince günah sayılan, insanlarca ayıp kabul edilen davranışlardan uzak durmanın gerekliliği de vurgulanmıştır.
Etkinlik
İstiklal şairimiz Mehmet Âkif Ersoy, bir şiirinde,
“Ne irfandır veren ahlaka yükseklik, ne vicdandır;
Fazilet hissi insanlarda Allah korkusundandır.” demiştir.
Şairin bu dizelerde anlatmak istediği mesaj nedir? Yorumlayınız.
- Cevap: Mehmet Âkif Ersoy, bu dizede ahlakın kaynağını ve önemini vurgular. Şair, ahlaki değerlerin yüceliğini sadece bilgi ve vicdanla açıklamanın yetersiz olduğunu ifade eder. Ona göre, gerçek fazilet ve ahlaki üstünlük, insanların içlerinde taşıdığı Allah korkusundan kaynaklanır. Yani insanlar, Allah’a karşı sorumlulukları ve hesap verebilirlikleri bilinciyle ahlaki değerlere ve fazilete yönelirler. Şair, bu dizede ahlakın temelinde Allah korkusunun olduğunu ve ahlaki yüksekliğin bu korkuyla birlikte gerçekleştiğini ifade eder. Bu, insanların ahlaki değerlere bağlılığını ve toplumda adil ve dürüst bir davranışın temelini oluşturur.
“10. Sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Ders Kitabı Cevapları Bilim ve Kültür Yayınları Sayfa 93” ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.
Yorum Yap