Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA

11. Sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Ders Kitabı Cevapları Gezegen Yayıncılık Sayfa 84

“11. Sınıf Din Kültürü Ders Kitabı Cevapları Sayfa 84 Gezegen Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

11. Sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Ders Kitabı Cevapları Gezegen Yayıncılık Sayfa 84

İslam dininde kıtal, inanmayan veya inancı farklı olan birini İslam’a girmemesi sebebiyle öldürmek için değil, kesinlikle savunma amaçlı yapılır. Çünkü Allah (c.c.), insanı öldürülsün diye yaratmamıştır. Kur’an’da, “Ey inananlar! Hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman Allah ve Resulüne uyun…”°09) ayetinde de buyrulduğu üzere İslam’ın temel amacı insanı öldürmek değil, yaşatmaktır. Hz. Peygamberin (s.a.v.), “Düşmanla karşılaşmayı temenni etmeyin, aksine bu hususta Allah’tan afiyet dileyin. Şayet onlarla karşılaşırsanız sabırlı olun…”<110) hadisinde de bildirildiği üzere İslam’da esas olan savaş değil, barıştır.

Yine Kur’an’da yer alan “insanın en şerefli bir varlık olma özelliği”011*, “İslam’ın âlemlere rahmet olduğu”, “dinde zorlama olmaması”(113) gibi ilkeler, bir başkasının farklı inancından dolayı öldürülmesini yasaklar. Diğer taraftan Kur’an’da, Müslümanların kendilerine savaş açmayan ve zulmetmeyen farklı inançtaki kimselere karşı iyi davranmalarının tavsiye edilmesi0141, müşriklerden sığınma hakkı isteyenlere bu hakkın verilmesi de(115> İslam’da inanmamanın, tek başına savaşın gerekçesi olmadığını gösterir. Hz. Peygamber de (s.a.v.) hiçbir zaman, fiili bir saldırı olmadığı takdirde savaşa rıza göstermemiştir.

İslam bilginleri, kıtalin herkesin yerine getirmesi gereken bir emir olan farz-ı ayn değil, bazılarının yapmasıyla diğerlerinin üzerinden sorumluluğun kalktığı emir anlamına gelen farz-ı kifâye olduğunu bildirirler. Savunma amaçlı veya zulmü ortadan kaldırmak için yapılan bu tür cihadın da kişiler tarafından değil, devlet tarafından yapılabileceği görüşündedirler.

Cihadın iyiliği emredip kötülükten sakındırma olarak nitelendirilen İslam’ı anlatma görevi, Kur’an’da bu işi bilenlere verilmiş bir görevdir. Dolayısıyla farz-ı kifâyedir. Ancak, kişinin kendi nefsiyle mücadelesi ve İslam’ın yayılması için dua etmesi farz-ı ayndır. Bir kişinin eline silahı alıp ben cihat yapıyorum diyerek davranması İslam’ın özü ile bağdaşmaz. Hiç kimse tek başına hareket ederek İslam adına çevreye korku saçıp insanları öldüremez ve bu davranışını da cihat olarak nitelendiremez. İslam terbiyesi almış, aklı başında her Müslüman ne savaştan ne de kan dökmekten hoşlanır. Bu sebeple bir Müslüman durup dururken hiç kimseye karşı savaş açmaz, elinden geldiğince savaşın olmaması için gayret gösterir. Bir Müslüman önce kendi nefsini terbiye eder ve ailesini her türlü kötülükten korur. Sonra elinden geldiğince başkalarına iyiliği anlatmaya, onları kötülükten sakındırmaya çalışır. Bu tebliğ görevini yerine getirirken de mutlaka savaşa girmesine gerek yoktur.

Günümüzde kıtal anlamındaki cihat, bazı insanların konu ile ilgili ayet ve hadisleri iyi anlamaması sebebiyle istismar edilmektedir. Bazı aşırı gruplar, İslam adına cihat yaptıklarını iddia ederek İslam’ın barış mesajına zarar vermektedirler. Müslümanlara fiili bir saldırı olduğunda bu görev, kişi veya kendisini İslam’ın temsilcisi yerine koyan gruplara değil, devlete düşen bir görevdir. Onun için bu gibi söylemlere dikkat etmek gerekir.

Etkinlik

Size göre İslam dininin barış mesajının ön plana çıkarılması için neler yapılabilir? Arkadaşlarınızla öneriler geliştirerek değerlendiriniz.

  • Cevap: İslam kelimesi, Arapça’da “barış” kelimesiyle aynı anlama gelir. İslam, Allah’ın sonsuz merhamet ve şefkatinin yeryüzünde tecelli ettiği huzur ve barış dolu bir hayatı insanlara sunmak için indirilmiş bir dindir. Allah tüm insanları, yeryüzünde merhametin, şefkatin, hoşgörünün ve barışın yaşanabileceği model olarak İslam ahlakına çağırmaktadır.  Değil terör ve çeşitli şiddet eylemi, İslam, insanların üzerinde fikri olarak bile en ufak bir baskı kurulmasını yasaklamıştır. Şu örnekler bile yeter bu  düşüncemizi kanıtlamaya: “Dinde zorlama (ve baskı) yoktur. Şüphesiz, doğruluk (rüşd) sapıklıktan apaçık ayrılmıştır.” (Bakara, 2/256) “Onlara ‘zor ve baskı’ kullanacak değilsin.” (Gaşiye, 88/22)

11. Sınıf Gezegen Yayıncılık Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Ders Kitabı Sayfa 84 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

Din Kültürü Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Yorum Yap

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!